Doğa GÜLTEKİN 1398

 İnsanın onurlu bir yaşam sürebilmesi için en temel koşul hiç şüphesiz özgürlüktür. Çünkü özgür olmayan bir insan, kendi kararlarını alamaz, kendi yaşamının yönünü belirleyemez. Özgürlük bir insana kendi değerlerini yaşama ve kendi yolunu çizme imkanı sunar. Bu imkanlara sahip olmayan bir insan, başkalarının belirlediği sınırlar arasında sıkışıp kalır dolayısıyla gerçek anlamda onurlu bir hayat yaşayamaz.

 

Baskı altında yaşayan bir insan korku ve mecburiyetle hareket eder bu da onun hem fiziksel hem de ruhsal olarak yıpranmasına neden olur. Özgürlüğün olmadığı bir yerde insan sadece başkalarının istediği şekilde var olur. Bu durumda da onurdan söz edemeyiz.

Örneğin, baskıcı toplumda yaşayan bir insanı düşünelim. Devletin veya çevresinin korkusuyla fikirlerini söyleyemeyen, inandığı şeyleri savunamayan biri zamanla kendi benliğini kaybeder. Sürekli başkalarının istediği gibi davranmak zorunda kaldığı için kendi değerlerine sadık kalamaz. Bu durum onun kendine olan saygısısının yok olmasını sağlar. Böyle bir yaşamda kişi içten içe ezilir. Kendi özgünlüğünü yaratacılığını ve onurunu yitirir.


Bazı felsefeciler özgürlükle onur arasında güçlü bir bağ olduğunu söylemişlerdir. Mesela Simone de Beauvoir "İnsan özgürlüğüyle insandır.” demiştir.

Bu söz bana göre doğru. Çünkü insanın kim olduğunu belirleyen şey özgürlüğüdür. Eğer bir kişi kendi kararlarını veremiyorsa, sanki başkasının hayatını yaşıyormuş gibi olur. Böyle bir yaşamda onurdan söz edemeyiz. Onurlu bir insan, kendi seçimlerinin ve fikirlerinin arkasında durabilen insandır. Özgürlük insanın kendi olabilme, kendi kaderini çizme ve bu yolla gerçek anlamda onurlu bir yaşam sürebilme gücüdür.

Doğa GÜLTEKİN 1398

Yorumlar

Popüler Yayınlar