Ece naz TOK 1279

 “Acaba bir şey Tanrı istediği için mi iyidir, yoksa o iyi olduğu için mi Tanrı tarafından buyurulmuştur?”

Bu sorunun, ilk kez Platon’un Euthyphron  diyaloğunda ortaya atılmış olan felsefi ve teolojik bir ikilem olduğunu öğrendim. Kesin bir cevabı yok; herkes kendi dini, ahlaki ve etik anlayışına, inançlarına göre yorumlamış.

Benim görüşüme ve inancıma göre ise iyiyi Tanrı yaratır; neyin iyi, neyin kötü olduğunu O belirler. Fakat bunu birincil düzeyde yapmaz. Bu kavramların tozlarını dünyaya serpiştirir. Bu ayrımlar sadece insanlar için önemlidir. Tanrı’nın âleminde, bizim iyimiz ya da kötümüz değersizdir. Aslında böyle direkt ruhsal boyutumuzu aşan, asla bilemeyeceğimiz soruları gündeme getirip insanların eksik, asılsız düşünceleriyle filozof kesilmesine neden olmak manasız geliyor. Bugün inandığımız Tanrı  bile yalan. Bize Tanrı’yı “satarak”, kullanarak, insanları köleleştirme  hâline getirdiler. Gerçek Tanrı ise insanın içindedir; oradan seslenir, iyiyi de kötüyü de oradan anlarsın. Konudan biraz uzaklaştım ama özetleyecek olursam: Tanrı iyiyi yaratmış, sonra bu iyiyi buyurmuştur çünkü o zaten iyidir. Bu soru bana bir ikilemden çok, bir olayın iki farklı açıdan incelenmesi gibi geliyor. Her iki görüşte de bir doğruluk payı vardır.

Hülasa, Tanrı onu iyi yarattığı için o iyidir; insana yararlı olduğu için de Tanrı tarafından buyurulmuştur.

Ece naz tok 1279