Muhammet GÜZEL 1571

 Merhaba, ben Muhammet Güzel.

“Ahmet, kör olduğunu bildiği Mehmet’in bir uçuruma doğru yürüdüğünü görüyor ama ondan hoşlanmadığı için aşağıya yuvarlanmasına göz yumuyor. Bu cinayet sayılır mı?” konusunu seçtim.

Öncelikle Ahmet, doğrudan Mehmet’i uçuruma atmak, itmek ya da sürüklemek gibi bir eylemde bulunmamış; fakat sustuğu için böyle kötü bir olayın gerçekleşmesine sebep olmuştur. Belki bu durumda sessiz kalmayıp bir iyilik yapmayı tercih edebilirdi; fakat doğrudan kötülük yapıyor diyemeyiz, çünkü hiçbir şey yapmıyor, yani eylemsizlikte bulunuyor ve sadece kötülüğü görmezden geliyor. Orada olmasaydı da aynı şey olacaktı; yalnızca Ahmet orada bulundu ama olaya hiçbir etkide bulunmadı. Yani Ahmet yasal olarak herhangi bir suç işlememiştir; fakat insanlığa karşı ahlaki bir suçta bulunmuştur.

10. sınıfta gördüğümüz Kant’ın ödev ahlakı ile de bu olayı yorumlamak istiyorum. Kant’ın ödev ahlakına göre herkes başkasının hayatına saygı duymak zorundadır. Fakat Ahmet, Kant’ın bu görüşüne göre ters bir hareket yapmıştır. Yani kendi yapmadığı bir kötülüğü engellememiştir. Bu yüzden ahlaki olarak suçlu olmuş ve Mehmet’in hayatına saygı göstermemiştir.

Yine daha önce söylediğim gibi, orada olmasaydı aynı şey olacaktı; ama o orada olduğu için olayın bu şekilde sonuçlanmama ihtimali de doğal olarak ortaya çıkıyor ve Ahmet ahlaki olarak suçlu duruma düşüyor.

Bunu tamamen bir cinayet olarak tanımlamak için Ahmet’in, Mehmet’i arayıp oraya çağırması, orada denk geldiğinde onu itmesi ya da onun yürüyüş yönünü değiştirmesi gibi fiziksel bir eylemde bulunması gerekirdi.

Yani genel olarak toparlamak gerekirse, yasal olarak bir cinayet sayılmaz, çünkü yasal olarak bir cinayet sayılması için, yukarıda söylediğim gibi aktif bir hareket olması gerekir. Ama bu olay bence büyük bir ahlak suçudur ve Ahmet ahlaki olarak büyük bir suç işlemiştir.

Muhammet Güzel 1571