Hatice KOYUNLU 990 - P2
"Çünkü insan, birey olarak yalnız kendi kişisel hayatını değil, aynı zamanda, bilinçli veya bilinçsiz olarak, kendi çağının ve çağdaşlarının hayatlarını da yaşar..."
Bu cümle aslında insanın bilinçli veya bilinçsiz olarak çağından etkilenmesini anlatır. Yani aslında hayatımızın bir kısmı çağdaşlarımız ve çağımızın özellikleriyle aynıdır.
Toplum tarafından kabul edilmiş şeyler ne kadar istesekte istemesek de hayatımızla iç içedir ve bu aslında insan hayatının orjinalliğini bir kısımda yitirdiği yerdir. Mesela pandemi yaşadık yakın bir zamanda. Bu pandemiyi atlatan kişilerin aklında az ya da çok yer etmiş bir olaydır. Yani çağdaşlarımızla bu olayı paylaşırız. Bu olay hepimizin kişiliğini etkiler. Yani bu konudaki ortak özelliğimiz aslında birbirimizin hayatının bir bölümünü tahmin edebilmemize ya da bilmemize neden olur.
Bu yaşadığımız çağın bize olan etkisi çoğu insanda benzer etkiler uyandırdığından dolayı aslında kendi hayatımızda aynı zamanda toplumun yaşadığı hayatı da yaşarız. Başka bir örnek verecek olursam. Mesela sosyal medyada gördüğümüz "Bu aynı ben dediğimiz" videolar."#relatable" Altında atılan paylaşımlar. Burada çağdaşlarımızla paylaştığımız hisleri, anıları ve düşüncelerimizi görürüz. Peki bizim hayatımızı yapan şeyler nedir? Hislerimiz? Anılarımız? Düşüncelerimiz? Yani genel olarak yaşadıklarımız. Bu açıdan bakarsak hayatımızın bir bölümünü milyonlarca insanla aynı yaşamışız gibi gelir. Bu söz, yaşadığımız hisleri ve insanlarla aynı olan anılarımızın aslında aynı çağdan olmanın getirmesini anlatır.
Bu söz bize şu soruyu sordurur. İnsan hayatı sanıldığı kadar orjinal midir? Bu kadar insanla aynı anıyı paylaşıyorsak bize tıpatıp benzeyen biri neden hayatta değil? Bunu da söyle düşünelim. İnsanların bir sürü kişilik özelliği vardır ve bu kişilik özelliklerimizin daha çok uyuştuğu kişilerle daha benzer düşünürüz. İki kötümser insanın bir düşüncede anlaşması daha kolaydır mesela. Ama bazı şeyler vardır ki toplumun çoğunluğu bu düşüncelere sahiptir. Aslında bu yüzden ahlak kurallarına toplumca sahip olabiliyoruz .Toplumun çoğunluğu uyunca o aslında bir kural olur. Bunun için toplumda yazısız kurallar da vardır. İnsan hayatının orjinalliğine geri dönecek olursam bu nedenden dolayı insanın hayatı bir yere kadar orjinal olmak zorundadır ve bu toplumun çoğunun sahip olduğu düşüncelerin varlığı zaten bizi birbirimizin hayatını yaşıyormuşuz gibi düşünmeye iter ve bu yaklaşım bir yere kadar zaten doğrudur.
Hatice KOYUNLU 990
Yorumlar
Yorum Gönder