Selin Hatice PAMUK 1361 - P2

 Bu cümleinsanın varoluşunun yalnızca bireysel sınırlar içinde açıklanamayacağını ifade eder. İnsan kendini bağımsız bir özne olarak görse de, varlığı her zaman yaşadığı zamanın ruhu içinde şekillenir. Çünkü insan, sadece kendi bilinciyle değil; aynı zamanda ait olduğu çağın düşünce biçimleri, değerleri ve sorunlarıyla birlikte var olur. Bu nedenle bireyin hayatı, sandığı kadar yalnızca “kendisine ait” değildir. 

İnsan yaşarken çoğu zaman bunun farkında olmaz; ancak düşüncelerini kurarken, kararlarını verirken ve dünyayı anlamlandırırken çağının izlerini taşır. İçinde bulunduğu dönem, insanın neyi doğru, neyi yanlış gördüğünü; neye umut bağladığını ve neden korktuğunu belirler. Böylece birey, kendi hayatını yaşarken aynı zamanda çağdaşlarının ortak kaderine de sessizce ortak olur. 

Bu açıdan bakıldığında insan, hem özne hem de tanıktır: Kendi hayatının öznesi, çağının tanığıdır. Kişisel deneyimler, toplumsal hafızanın içinde anlam kazanır. İnsan tek başına yaşadığını sansa bile, aslında zamanı onunla birlikte yaşar; hatta zaman, insanın içinden geçerek kendini görünür kılar. Cümle, birey ile çağ arasındaki bu kaçınılmaz bağa dikkat çeker ve insanın varoluşunu tarihsel ve toplumsal bir bütünlük içinde düşünmemizi ister.

Selin Hatice PAMUK 1361 

Yorumlar

Popüler Yayınlar